Ne kadar sürede yazılımcı olunur?
17/10/2023Pandemi ile birlikte hayatımıza yepyeni bir kavram girdi: uzaktan çalışma. Bu sürdürülebilir mi derseniz çok cevabı belli olmayan bir soru olur. Bu sorunun cevabı net olmamakla birlikte, yazılım sektörünün popülerliği sadece pandemi sonrası uzaktan çalışmaya bağlanamaz.
2000'li yılların en potansiyelli meslek gruplarından biri olan yazılım dünyası, günümüzde farklı tartışmaların merkezinde yer alıyor. Özellikle orta kesimde yer alan beyaz yakalı çalışanlar, mevcut düzenlerinden memnuniyetsizliklerini dile getiriyorlar. Bu memnuniyetsizlik, birçok kişinin kendileri için en uygun gördüğü alan olan yazılıma yönelmelerine yol açtı. Küreselleşen dünyada, uzaktan çalışma yeteneği, birçok insan için önemli bir faktör haline geldi ve bu nedenle yazılım şirketleri ve yazılımcıları istihdam eden firmalar, uzaktan çalışmaya oldukça açık bir yaklaşım sergiliyorlar.
Türkiye özelinde aşağıdaki “ana” çalışma tipleri bulunuyor.
- Tamamen uzaktan çalışma
- Belirli periyotlar ile ofise gitme (hibrit)
- Sürekli olarak ofise gitme
- Proje bazlı çalışma
Günümüzde, birçok insan için sürekli olarak ofise gitmek kabul edilemez bir durum haline geldi. Bu nedenle, birçok şirket geleneksel ofis çalışma modelinden vazgeçerek hibrit veya uzaktan çalışma modellerine geçiş yapıyor. Ancak, bazı şirketler hala çalışanlarını sürekli olarak ofiste tutmaya eğilimli. Bu durumda, yazılım sektörü özellikle cazip hale geliyor çünkü yazılım, kolayca takip edilebilen işlerden biri (görev dağılımları, sprintler vb.) ve bu da yazılımcıları cezbetmekte.
Bu gelişmeler, ekonomi ve uzaktan çalışma arasında belirgin bir ilişki oluşturdu. Beş yıl öncesine kadar İstanbul merkezli bir şirket, Türkiye'nin daha uzak bölgelerindeki çalışanlarla işbirliği yapma imkanına sahip değildi. Ancak şimdi aynı şirket, Giresun, Kayseri, Antalya gibi şehirlerden insanları istihdam edebiliyor. Bu durum, bölgesel çalışanların İstanbul'daki meslektaşlarından daha yüksek bir alım gücüne sahip olmalarını sağlıyor. Aynı zamanda şirket, İstanbul'daki çalışanların günlük yaşam stresi ve ekonomik endişelerinden uzak, daha mutlu ve verimli bir çalışan kitlesine sahip olma avantajını elde ediyor.
Bu sadece Türkiye ile sınırlı kalmıyor; küresel düzeyde de benzer senaryolar yaşanıyor. Almanya, İngiltere gibi ülkelerde faaliyet gösteren şirketler, Türkiye'deki çalışanlarla aynı şekilde işbirliği yapabiliyor. Bu durumda, örneğin Londra merkezli bir firma, Mersin'deki bir çalışanla da kolayca işbirliği yapabiliyor.
Uzaktan çalışma modeli, coğrafi sınırları aşarak şirketlerin daha geniş bir yetenek havuzuna erişmelerini sağlıyor. Bu da hem çalışanlar hem de şirketler için önemli fırsatlar yaratıyor.
Bu iki kapsamın en cazip halleri olan uluslararası bir şirkette döviz maaşıyla çalışmak ve istenilen yerden çalışma imkanını birleştirmek, Türkiye'deki birçok insanın hayalini kurduğu bir çalışma ortamını oluşturuyor. Bu, özellikle yazılım sektöründe çalışmak isteyenler için oldukça cazip bir seçenek haline gelmiştir. Yukarıda bahsettiğimiz gibi, yazılım sektörü, fiziksel mekan gereksinimleri olmayan, teknik eğitim, sertifikasyon veya özel eğilimler gerektirmeyen bir alandır. Bir bilgisayar ve internet bağlantısı ile yazılım geliştirmeye başlayabilirsiniz.
Bu durum, yazılım sektörüne olan ilgiyi artırmakta ve birçok insanı bu alana yönlendirmektedir. İnsanlar, teknoloji ve yazılım alanındaki becerilerini geliştirebilecekleri, uluslararası projelerde yer alabilecekleri ve dünya genelinde farklı kültürlerle etkileşimde bulunabilecekleri bir kariyer fırsatı olarak yazılım sektörünü tercih etmektedirler. Bu dinamik sektör, özellikle uzaktan çalışma imkanı ve döviz maaşı gibi avantajlarla birleştiğinde, birçok insan için cazip hale gelir.
Etrafımızdaki yazılımcıları gözlemlediğimizde, birçoğunun onlarca şirketle mülakat yaptığını ve teklifleri geri çevirdiğini görebiliyoruz. Bu durum, önceki paragraflarda bahsettiğimiz sebeplerle doğrudan ilişkilidir. Örneğin, kalifiye yazılımcılar Türkiye'de ya yurtdışına gitmiş ya da Türkiye'deki yüksek maaşlı şirketlerde çalışmayı tercih etmiştir. Yurtdışına göç eden veya uzaktan çalışan yazılımcı sayısı inanılmaz boyutlara ulaşmış durumda. Bu da yazılım sektöründe büyük bir açık yaratmıştır. Ayrıca pandemi nedeniyle ortaya çıkan yeni startuplar ve mevcut şirketlerin teknolojik büyüme isteği de başka bir açığı gün yüzüne çıkarmıştır. Daha önce ilgilenmeyen firmaların bile şimdi yazılımcı aradığını görmekteyiz. Bu talep artışı, piyasayı karmaşık hale getirdi. Yeni başlayanlar veya 1-2 yıllık deneyime sahip kişiler bile kendilerini senior olarak tanımlamaya başladılar. Bu durum, piyasanın karmaşıklığını artırdı ve sektörde kalitede ciddi bir düşüşe yol açtı.
Bu geniş istihdamın doğal sonucu olarak, yüksek değerde yazılım projelerinin arkasında teknik altyapıya sahip olmayan junior ve stajyerler bulunabiliyor. Bu kalitesizliği düzeltebilecek en önemli faktör eğitimli ve deneyimli takım arkadaşlarıdır. Ancak gözlemlerimiz ve piyasadaki izlenimler, Türkiye'de bu tür eğitimli profesyonellerin eksik olduğunu gösteriyor.
Piyasada birçok insan ve firma, bu açıklardan faydalanarak eğitim dünyasını oluşturmuş durumda. Yani aslında bu fırsat ile hevesli insanların paralarına göz dikilmiş durumda. İnsanlara umut verilip kısa sürede kendilerini sektöre atacak ve yüksek maaşlar alacakları eğitimler sunuluyor. Şu anda piyasada yazılım şirketi kadar yazılım eğitmeni veya eğitim şirketi bulunuyor. Bu talep doğal olarak bir sonuçtur ancak bu işin belirli bir öğrenme süreci olduğu unutulmamalıdır. Örneğin, yapay zekaya "chatgpt ile ne kadar sürede yazılımcı olunur?" sorusunu sorduğumuzda, temel bilgileri öğrenmenin 3-6 ay, proje geliştirme ve pratik yapmanın 6-12 ay, derinlemesine bilgi edinme için ise 1-2 yıl sürebileceğini belirtiyor. Yani en iyi ihtimalle, bir yazılımcı olmanın yaklaşık 20 ay sürebileceğini söylüyor. Bu, piyasaya girmenin ne kadar basit olmadığını gösteriyor. Sadece bir web sitesi yaparak hemen para kazanabileceğiniz veya akşamları birkaç saat çalışarak kısa sürede yazılımcı olabileceğiniz kadar basit değil. Ancak aynı zamanda imkansız da değil. Peki, nasıl yazılımcı olunur?
Yazılımcı olmanın birden fazla yolu var.
Üniversite Eğitimi: Bilgisayar mühendisliği, teknikerlik, bilgisayar öğretmenliği gibi ilgili bölümlerden üniversite mezunu olmak, yazılım geliştirme alanında temel bir eğitim almanın geleneksel yoludur. Üniversite eğitimi, derinlemesine teorik bilgi ve pratik beceriler kazandırabilir.
Lise Düzeyinde Eğitim: Bazı liselerde, öğrencilere yazılım ve bilişim konularında temel eğitimler verilmektedir. Bu tür okullardan mezun olanlar, temel yazılım becerileri ile mezuniyet yaparlar.
Kurslar ve Eğitim Programları: Birçok eğitim kurumu ve online platform, yazılım geliştirme konusunda çeşitli kurslar sunmaktadır. Bu kurslar, temel bilgilerden başlayarak ileri seviyeye kadar birçok konuyu içerebilir. Bu kurslar, belirli bir programlama dili veya teknoloji üzerine odaklanabilir veya genel bir bakış sunabilir.
Kendi Kendine Öğrenme: İnternet üzerindeki ücretsiz ve kaliteli kaynakları kullanarak veya kitaplar, online dersler gibi kaynaklarla kendi kendinize yazılım öğrenebilirsiniz. Özellikle programlamaya başlamak isteyenler için, temel programlama dilleri üzerine odaklanan kaynaklar bulmak oldukça mümkündür.
Projeler Üzerinden Deneyim Kazanmak: Gerçek projeler geliştirerek veya açık kaynak projelere katılarak deneyim kazanabilirsiniz. Gerçek dünya projeleri, kodlama pratiğinizi artırmanın ve gerçek dünya problemlerini çözmenin en etkili yollarından biridir.
Her bir yöntemin avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. Örneğin, üniversite eğitimi geniş bir teorik altyapı sunabilir, ancak maliyetli olabilir. Kurslar ve çevrimiçi kaynaklar, daha hızlı ve spesifik beceriler kazanmanıza yardımcı olabilir, ancak bütünlüklük açısından eksik kalabilir. Kendi kendine öğrenme, esneklik sağlar, ancak disiplinli olmayı gerektirebilir. Herkesin öğrenme tarzı farklı olduğu için, en iyi yöntem sizin için en uygun olanıdır. Yolculuğunuzda size en uygun olanı seçerek, yazılım dünyasında başarılı bir kariyer yapabilirsiniz.
Üniversite mezunu olan bir yazılımcının kendi kendini geliştiren birinden daha iyi olacağına dair bir kesinlik yoktur. Dolayısıyla hırslı ve kendine güvenen insanlar için yazılım dünyası her zaman keşfedilmesi keyifli ve derin bir dünyadır.
Unutmayın, yazılımcı olmak için en önemli şeylerden biri sürekli öğrenme ve kendini geliştirme isteğidir. Değişen teknolojiye ayak uydurmak, yeni dilleri ve teknolojileri öğrenmek, sürekli olarak projeler geliştirmek ve deneyim kazanmak, başarılı bir yazılımcı olmanın anahtarıdır. Hırslı ve öğrenmeye istekli olanlar için yazılım dünyası sonsuz olanaklar sunar.